25 Haziran 2011 Cumartesi

On Adımda! Nasıl en gudubet tatil en muhteşem macera gibi paylaşılır!

Zar zor kopardığınız izin, uçak yada otobüs biletleri, bavullar, akrabaların yada bozuk klimalı otellerdeki görevlilerin etrafınızı sardığı o "sarsıcı" tatilinizi bitirdiyseniz, yada henüz başlmadıysanız demek ki tüm yılın en önemli anı yanıbaşınızda.

Tatil elbette paylaşmak için vardır! diğer herşey gibi..

Lame 2 Fame, sizi bu yükten kurtarmak için üşenmeden en önemli tatil paylaşım uzmanlarıyla, yaşam koçlarıyla görüştü ve tatil dönüşü başınızı ağrıtacak bu sendromu facebook ve twitter gibi siteleri kullanarak en kolay nasıl atlatacağınızı gösteren bir fotoğraflı kullanım klavuzunu hazırladı. Tek yapmanız gerken sol taraftaki menüde sıralanmış bu 10 basit adımı resimli açıklamalara uygun olarak gerçekleştirmek, hepsi bu!

Şöhretin nefesini ensenizde hisstmeye hazır olun!


işte ilk adım!

24 Haziran 2011 Cuma

1. Patırtı çıkarmak

Tatile çıkmadan hemen önce yeterince patırtı çıakrdığınıza emin olun, bu özellikle tatil dönüşü sizin maceralarınızı dinelmek isteyen (yada dinlemeye mecbur kalacak olan) arkadaş sayısını arttırabilir. Neyse ki sosyal medyada bu patırtı için yeterince imkan var. Durum bilgisi, yani "status"




"bavullarımı topluyorum," "yarın büyük gün" "çok fena şeyler olacak..." gibi insanların nükleer bir felaketten korkup soru sormasına sebep olabilecek durum yazısı her zaman ilginçtir...

"yarın uçağım  14.00 da kalkıyor ! heyooo!!! yuppiii"  gibi cümleler daha ziyade sonda kullanılan sevinç nidaları oranında etki uyandırır, mümkün olduğunca abartın, kelimelerin son harflerini tekrarlayın. "heyooooooooooooooooo" da olduğu gibi. her zamanki gibi daha şeker-çıtır nidalar sevimli gösterecektir niyetinizi, mesela "yarın uçağım 14.00 da kalkıyor!!! havşk wohaa" gibi  bir nida seçilmemelidir,

"çok heyecanlıyım :))" gibi ruh halinizi anlatan cümleler her zaman en yakın arkadaşlarınızdan ve size sarmaya meyilli kişilerden ilgi görür, o yüzden peşi sıra artık görülecek bir yeri kalmasa da mesela Artemis civarına gidiyorsanız "dünyanın yedi harikasından birini göreceğim" demek ilgiyi arttıracaktır.

"bodrum beni bekle geliyorum!" "sabahlara kadar eğlence için! Evet!" gibi seçim vaadi türevi söylemler  nispeten az da olsa ilgi çekicidir, dikkat edilmesi gereken, yanlışlıkla bilinç altınızdan gerçek niyetinizin ortaya çıkmamasıdır, mesela, "antalya'da çılgınlık zamanı!!!" uygun iken "antalya şimdi rus kaynıyordur" kullanılmaması gereken bir tümce.

yurt dışına gitmek her zaman yurt içinden daha havalıdır, bu imkanı sonuna kadar kullanın, mesela gideceğiniz yerin dilinde; hiçbir arkadaşınız ve kendiniz dahi anlamasa da, online çeviri kullanarak birkaç cümle her zaman etkilidir. "hola madrid", "волим belgrad", "eu amo Rio" sizin şimdiden ne kadar hızlı adapte olduğunuzu gösterir, dikkat edilmesi gereken nokta dilin en azından biraz anlaşılabilmesidir. taylanda giderken "สวัสดีประเทศไทย" yazmak çok akılcı değildir. (Bu yazıyı tıklayın ve Almanya yerine gitmek istediğiniz ülkenin adını yazın, Hedef Dil bölümünde "Almanca" yerine de o ülkenin dilini seçin. Sağ tarafta çıkan cümle sizin için hazırlandı. Merak etmeyin Google sizin için düşük cümleleri düzeltir. Hatta ülkeyi Türkiye dili de Türkçe yazdığınızda bile o bir terslik olduğu sezer ve size doğrusunu gösterir, saolsun. Deneyin!)

daha cool takılmak isteyenler için ise tatil yeri ile özdeşleştirilmiş bir tarihi kişilik yada bir yazar ile söyleşi, festival sergi gibi sanat olayı uygun düşecektir. Mesela milyonlarca kez gidip iskender yediğiniz ve yine aynı şeyi yapacğınız Bursa'ya giderken " Bursa Film Festivali 2011! Gael Garcia!" yada sadece yuvalama ve kebap yemek için gidiyor olsanız bile, "Antep, Zeugma ve tarihin ruhu için!" demek sizi her zaman daha ulaşılmaz yapacaktır. Zorlanıyorsanız şunu deneyin, örneğin Ege'de herhangi bir yere giderken "Aristo'nun yürüdüğü tepeler" derseniz, kimse artık sizi don atlet çimerken hayal etmeyecektir. deneyin!

ikinci adıma devam edin

23 Haziran 2011 Perşembe

2. Alışveriş

Tatile gideceğinizin ilk sinyallerini tatil için alışverişe başladığınızı cümle aleme duyurarak verin! Tabiki egzotik bir beldeye gideceğiniz için seçimleriniz "Bikini" den yana olmalı..bu arada kışı bal-kaymak yiyerek geçirdiğinizi herkes bilmek zorunda değil ...formunuzu koruduğunuzu ve adeta bir Victorias Secret mankeni vucuduna sahip olduğunuzu insanların gözüne sokmakta fayda var! Bunun için ilk olarak http://www.victoriassecret.com/ adresinden günlerce bikini seçilip, yemek molalarında bilgisayarı bu sayfada açık bırakılarak ofis arkadaşlarını çatlatmakta fayda var...



Daha sonra seçtiğiniz bikininin resmini sosyal iletişim ağlarında paylaşın ki..bikiniyi sizin üstünüzde görmeleri imkansız olan facebook "arkadaşlarınız" ileriki adımlarda çekeceğiniz sadece el ve ayaklarınızın gözüktüğü plaj resimlerinde vucudunuzu hayallerinde tamamlarken bu resimler akıllarında canlanıversin...

üçüncü adım BURADA!


3. Harekete geçmek

İzin resmen başladı. Artık her saniye sizin için değerli. Hızlı bir hesapla 14/365 evet tüm o yıl yaptığınız çalışmaların sadece %3’ü kadarını aldığınız kıymetli anlara girdiniz.
Evde pineklemenin zamanı değil.                 
Gerçekten bu yola baş koymuş bir ofis kurdu saatler 17:00 olduğunda Supermen edasıyla kırmızı valizi, güneş gözlüğü, sırt çantası, gerekiyorsa matı – çadırı, ipodu iphone ne varsa, ve o narin boynunda mutlaka kıyafetine uygun renkte sallanan kulaklıkları ile hazır olmalıdır. Kokteyl ofisinde buzdolabı olanlar için opsiyonel, yapmak zorunda değilsiniz. Ama işyerindekileri tatile ne kadar hazır olduğunuzu göstermek için esaslı bir detay. Aşağıda örnek analtımda detayları bulabilirsiniz.


Tatil yolunda yaptıklarınız tatilde yaptıklarınız kadar önemlidir, hatta bazen tatilin tümünden daha önemlidir. Es geçmeyin. Yolda mutlaka çeşitli fotoğraflar çekin ve bunları en ivedi şekilde sosyal paylaşım sitelerinde paylaşın. Aşağıda çeşitli fotoğraflar ve bu fotoğraflar için olası etiketleri bulabilirsiniz. Fotoğraflar sizin adım adım popülerliğin zirvesine ulaşmanız için özel olarak tasarlanmıştır. Tek yapmanız gereken fotoğraflarda gördüğünüz kişiler gibi poz vermek ve paylaşmak.

Tatile uçakla gidecekseniz uçak önünde, hava alanında, hava alanında güvenlikten geçerken. Otobüsle gidecekseniz ise otobüs önünde ve otobüste yiyecek içecek servisi yapılırken fotoğraf çekilmek elzemdir. Fakat çoğu zaman telaştan unutulur. Eğer tatile kendi arabanızla gidecekseniz sakın arabanın önünde bir fotoğraf karesini ihmal etmeyin!! Bu yedi büyük günahtan biridir. Eğer arabanız varsa bu mutlaka gösterilmeli. Araba önünde farklı pozlar verilebilir fakat en ideali baş parmak kaldırma pozudur, bu pozu tatiliniz boyunca kullanacağınızdan mümkünse egzersizleri sürekli yapın ki herhangi bir “gülümseyin”, “fotoğraf çekiyorum” nidası duyduğunuzda afallamadan bilinçaltınız elinizi harekete geçirsin. Her şey çalışmakla mümkün. Biz inandık siz de inanın. Aşağıda şöförü olan bir adamın lüks arabasıyla tatile gitmeden önce nasıl poz vereceği gösterilmiştir.







4. Tatil Yolu

bu azap yolunu en keyifli şekilde anlatmak için ilk yapmanız gereken uzun yola gittiğinizi daha da vurgulamak. Yolda su içmek için mola verdiğinizi göstermek işe yarar mesela. Elbette ne kadar saf, temiz ve doğasever olduğunuzu iyice vurgulamak zorundasınız. Şimdi iyice etrafınıza bakın ve muhtemelen dağlık bir yerde, mümkünse pınar başında, bir akarsu kenarında, eski bir çeşmenin önünde yer edinin. Muhtemelen tüm yolcular sizden görüp aynını yapacağından acele etseniz iyi olur. Arındığınızın, tüm yıl boyunca harcadığınız enerjinizi sanki saf glikoz olarak içtiğinizin fotoğrafı olacak bu. Çeşme başına gidin ve o yaşam pınarından hayat enerjisi içtiğinizi hayal edin. Unutmayın, Anadolu’nun bu ücra köşelerine gelmek, o köylerin bakkallarından diyet-kola almak aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesidir. Siz iyi bir insansınız. Aşağıda nasıl doğal ve enerjik su içerken aynı zamanda memleketin ne kadar ücra yerlerinde olduğunuzu gösterebileceğiniz bir lame2fame klasiği poz var. Bu pozu mutlaka uygulamalısınız. Lütfen mankenimizin elindeki “doğal” hayatı anımsatan objeye dikkat edin. ayrıca sakın güneş gözlüklerinizi çıkartmayın. Aman ha!



Ulaşmak istediğiniz yere yaklaştığınızda oranın trafik tabelası önünde fotoğraf çekilmek olmazsa olmazlarındandır mükemmel tatilin.


Onca insan neden yapıyor sanıyorsunuz? Bu; arkadaşınıza verdiğiniz pahalı hediyenin üzerinde bir yerinde fiyat belirten etiket-fiş unutmak kadar etkilidir. Bir markadır bu fotoğraflar albümünüz için. Fotoğrafta mümkün olduğunca mankenlerimizin olduğu gibi doğal ve yörenin ritmine uygun pozlar verin. Bu sizin artık oraya ait olduğunuzun açık bir kanıtı olacaktır. Özellikle el hareketlerindeki o yerel motiflere dikkat ediniz lütfen.




 Bir diğer  elzem fotoğraf ise otel odanıza yerleştiğiniz o kutsal anın halidir. Mutlaka bu lüksün doruklarındaki ferah odaya girdiğinizde nasılda cennete kavuşmuş gibi hissettiğinizi, odanızı ne kadar sevip beğendiğinizi göstermelisiniz.










Yatak odası ve yeni yatağınızın fotoğarfı da önemlidir, konforu vurgulamak yine unutulmaması gereken!













22 Haziran 2011 Çarşamba

5. Dinleniyorum

Artık arkadaşlarınıza onların neden hala deli gibi çalıştığını sorgulatacak o efsanevi poza sıra geldi. Tatile dinlendiğinizi gösteren tek poz ayakları yeryüzüne paralel uzatma pozudur. Bu poz dışında hiçbir enstantane sizin dinlendiğinizi anlatamaz, zorlamayın. Bu pozda şortlu, mayolu olmanın bir gereği yoktur zira izleyicinin odaklanmasını istediğiniz yer ayakkabınız ve yeşil çimenlerdir. Ayakkabınıza dikkat edin, mümkünse pahalı bir spor ayakkabı yada yine lüks bir parmak arası terlik tercih edilmelidir.  Fotoğraflarınızı gündüz, öğleden sonra, güneş batarken gibi çeşitlendirebilirsiniz.


6. Yemek

Yolu yarıladık ve en önemli noktaya ulaştık. Tatilde yaptıklarınıza dair fotoğraflarda insanları etkileyecek iki şey vardır, birincisi muhteşem bir akşam yemeği ikincisi ise tatildeki güzel turistler. O sebeple altıncı ve yedinci madde bu konulara adanmıştır.
Yediğiniz yemeğin fotoğrafını paylaşmak ne kadar cömert, paylaşmayı seven ve alçak gönüllü olduğunuz gösterir. Bu alçak gönüllülük sizin yemek için ödediğiniz para arttıkça artan bir yapıya sahiptir. Sevecenliğiniz şarap kadehinizin hacmi, dostluğunuzu tiramisunuzun katları, nezaketinizi ve entelektüelliğinizi ise ördeğinizdeki portakal sosu belirleyecektir. Elbette, bunları en mükemmel şekilde fotoğraflamak gerekli. Mümkünse sadece yemeklerin olduğu fotoğraflar kullanın ve detaylı olarak yemeği anlatın. Bu sizin ne kadar görmüş geçirmiş bir kişiliğe sahip olduğunuzun sertifikası gibidir.

Portakallı ördek,


Şarap 

Yemeğe ne kadar para verdiğinizi göstermek, kredi kartının ya da faturanın fotoğrafını çekmek de sizin bu tatili ve o rafine keyif duygusunu ne kadar da önemsediğinizin fısıltısıdır adeta.


 
Bu yemeği yerken arkadaşlarınızla paylaştığınız o mutluluk tablosu, sizi internetten takip eden ve tabldota mahkum uzaktaki dostlarınızı çatlatmaya yeter de artar bile. Bakın aşağıda Mankenlerimizin yüzlerindeki o paylaşmanın verdiği mutluluğu siz de okuyabiliyorsunuz değil mi? Ayna karşısında bu pozu günde 5-6 kez deneyin. Ağız ve el koordinasyonu çok önemli, savsaklamayalım lütfen

21 Haziran 2011 Salı

7. Yeni arkadaşlıklar

Bir önceki adımda da konusu geçmişti, hatırladınız mı olmazsa olmaz iki hamleyi. Evet! Şimdi sıra nasıl güzel-yakışıklı arkadaşlar edindiğinizi göstermekte. Daha önce hüsranla sonuçlanan denemelerde bulunanlar, korkmayın. Bizim yöntemlerimiz yüzde yüz güvenilir ve başarı garantilidir.

İlk adım:
Gözünüze kestirdiğiniz kişiyi iyice takip edin, merak etmeyin gerçekten tanışmak zorunda değilsiniz, amaç o iç gıcıklayan, izleyecek olanları yutkundurarak ezikliklerini bir kez daha yüzlerine vuracak olan fotoğrafı çekmek ve paylaşmak. Başarabilirsiniz!

Tatil yerlerindeki animasyon, spa, sauna, spor gibi eğlentilerin tek nedeni insanların birbirleri ile tanışabilmesidir. Evet yanlış duymadınız. Yoksa orda yapılan hareketler ofiste çalışırken yaptığınız hareketlerden farklı değil, her ikisi de gereksiz ve tuhaf. Önce o uygun anda fotoğrafınızı çekebilecek saflıkta bir arkadaş edinin. Zor değil havuz kenarında tek başına duran ve artık ıstakoz kıvamına gelmiş fotosentetik canlılar bu iş için evrimleşmiştir. O sebeple onlar yüzyıllarca hiçbir şey yapmadan orada yatabilirler. Sadece size yardım etmek için. Çekinmeyin sorun! Sonra da yeni arkadaşınızla (yada yardımcınızla) animasyon ekibinin gösterdiği eğlencelere katılın, orada eğlenen turistlerle birlikte fotoğraf çekinmenin yollarını arayın.
Özellikle aşağıda görüldüğü gibi bir ultra teknolojik spor aletinde eğlenen turistler en kolay hedeflerdendir, zira kolayca inip kaçamazlar.


Gözüne kestirdiğiniz kişi başka bir eğlenti nesnesine/salonuna yöneldiğinde arkadaşınızla birlikte onu takip edin. İlk hamleyi onun yapmasını bekleyin zira öyle karpuz gibi tek başınıza kalabilirsiniz. O hamle yaptıktan sonra ise hemen ona en yakın koltuğu, masaj yatağını, şezlongu, havuz makarnasını artık konu ne ise, seçin. Burada hız önemlidir. Ve muhteşem cazibenizle onu etkilediğinize emin olduğunuzda arkadaşınıza fotoğraf çekmesi için işareti verin. Bitti gitti. Ofisteki arkadaşlarınızın kıskançlığı kulaklarınıza geliyor sanki değil mi? Bizim de…

Hoşlandığınız kişilerle aynı ortamı paylaşmak bu tür kareleri yakalama şansınızı arttıracaktır. Bir kez arkadaş olduysanız artık iş bu durumu sosyal paylaşım ağında yaymaya kalıyor. Bırakın internet sizin için çalışsın.
Bakın aşağıda mankenimiz nasıl da yeni edindiği arkadaşlarıyla kah dinleniyor kah eğleniyor. Ne mesut! Bu fotoğraf hangi ofis çalışanını bunalıma sevk etmez ki?

8. Çok eğleniyorum

Tatilde ne kadar eğlendiğinizi gösterecek en yaratıcı fotoğraf uzaktaki bir cismi yada kimseyi dürtüklediğiniz o ikinci boyut yanılsaması fotoğraflarıdır. Eğik kuleyi yüklenen adamı,güneşi avuçlarında tutan kızı, ay’a sigarasını uzatan ve ateşleyen genci hatırlıyorsunuz değil mi? Bu fotoğrafların etkisi nice bilimsel deneye konu olmuş ve başarısı bilim adamlarını bile her defasında şaşırtmıştır. Sizde yapmalısınız, yoksa tatilde eğlendiğinize kim inanır. Bu fotoğraflar adeta “eğlenceden geberiyorum” diye bağırır görenlere.


 
Bir diğer çok eğleniyorum fotoğrafı ise tırmanılacak şeylere tırmanma dürtüsünü göz önüne getirmek üzerinedir. Bilimsel olarak bu sizin ne kadar enerjik olduğunuzu, en kadar eğlendiğinizi gösterir. Etrafta ağaç, duvar, tarihi kalıntı, kale, heykel yada metal bir çit bile sizin eğlencede tavana vurduğunuzun göstergesidir. Tabi böyle fotoğrafların sonunda her zaman bir, “aman ne kadar da seksiyim” pozu takınmalısınız. Filmlerde klasikleşmiş bu poz zorlu olabilir diye o kareyi ayrıca yayınlıyoruz.


Bu pozu vermenin püf noktası ise içinizden 462 ile 817 yi çarparken bir yandan gülümsemeye çalışmaktır. Ayna karşısında deneyin! Beyninizdeki o acı çaresizlik yüzünüze ister isemez çekici bir hava katacaktır.

20 Haziran 2011 Pazartesi

9. Tarih, kültür, mekan

Elbette siz sadece yiyip içip miskinlik eden bezgin ve cahil turistlerden değilsiniz. Bilirsiniz bu tip turistlere eğer yabancıysa o ülkenin ismi kullanılarak ……. köylüsü diye hitap edilir. Mesela “şunlara bak abi, bunlar Almanya’nın köylüsü, ye-iç başka şey bilmezler” cümlesinde kullanıldığı gibi. Eğer yerli turistse çeşitli iri kıyım hayvan adları ön ek olarak kullanılabilir. Şimdi siz bunlardan olmadığınızı net bir şekilde göstermelisiniz. Nasıl mı?
En yakın tarihi kalıntıya, büste heykele yanaşarak tabi. Bu fotoğraflar tüm tatil maceranızda kilit rol oynar. Heykele arkadan sarılmalı, üzerine oturmalı pozlar dahi iş görse bile çok tercih edilmemelidir. Bunun yerine heykelle samimi ve aynı zamanda ne kadar sevimli olduğunuzu gösteren fotoğraflar tercih edilebilir.


 
Yada sanki o dönemin tarihi yada sanatı hakkında bir bilginiz varmışcasına söylendiğiniz aşağıdaki poz ideal olabilir. Fakat üste seviye bir pozdur ve ayna karşısında en az 14 saatlik çalışma gerektirir başarılı olmak için


 
Eğer poz verebilecek kadar bile bu konuda bilgi sahibi değilseniz, "taş işte yau" seviyesindekiler en azından aşağıdaki gibi onu ciddiye aldığınızı gösteren bir tavır takınabilir.Bu pozu uygulamanın püf noktası, normalde tüm o pahalı arabalara, cep telefonlarına yada bir çırpıda tüm işinizi gören aletlere bakarken söylediğiniz  "abi adamlar yapmış yau" tümcesini içinizden geçirmenizdir. Çok basit deneyin!

Eğer birisini anladığınızı yada anlamasanız dahi en azından onu ciddiye aldığınızı gösteren bir duruş sizin için zorlayıcıysa, üzerinde fazla vakit harcamadan (zira sırada fotorğaf için bekleyen çok turist vardır) en kolay yaptığınız ve özellikle ofiste yöneticilere karşı sıkça kullandığınız o “hararetle seni dinliyorum” pozunu takının. Hiç yoktan iyidir. Aşağıda bu poza bir örnek bulabilirsiniz.
Tabi hatırlatmakta fayda var tüm bunlar olurken güneş gözlüğü karede bir yer teşkil etmeli.

19 Haziran 2011 Pazar

10. Geri dönüş

Tatilinizi bitirmek üzeresiniz artık geri dönüş vakti geldi. Şimdi sizi şehirde bekleyen ve tüm bu tatil süresince sizi izleyen (yada izlediğini varsaydığınız) kişilerin dimağlarında son noktayı vuracağınız o ana geldi sıra. Evet bu fotoğraflar sizin altın vuruşu yapacağınız ve popülaritenin zirvesine oynayacağınız fotoğraflar.
Bir tatil dönüşü albümünün en vurucu fotoğrafı, tatilde edinilen arkadaşlardan ayrılmanın verdiği acıyı gösterebildiğiniz o anda gizlidir. Yeni edindiğiniz  arkadaşlarınızın sizi ne kadar çok sevdiği ve benimsediğini ele güne gösterin. Çekinmeyin ağlayın. Elinizi yüzünüzüz parçalayın, duvarları yumruklayın. Fakat tüm bunlar olurken sakın güneş gözlüğünüzü çıkarmayın. Tüm tatil boyunca başınızdan eksik olmayan bu nesne sizi o avam tabakasından ayıran yegâne olgudur.






İşte on adımda en gudubet tatili en muhteşem macera gibi paylaşmanın o harika hissiyle birlikte evin yolunu tuttuğunuz o andan bir enstantane, giderken su içtiğiniz ve arındığınız bu pınar, çağlayan, tarihi çeşme, şimdi de sizi geri uğurlarken yine o hayat enerjisini hücrelerinize bahşediyor ve adeta “yine gel dostum” diye haykırıyor. Kulak verin. Ve diğer arkadaşlarınız tatile çıkıp internetten kopmadan hemen paylaşın, hadi, hadi, hızlı.